TÜRK HALK OYUNLARI
KATALOĞU BÜDİ, BÜDİK,
BİYÜ: Türkiye dışı Türk
diyaleklerinde "raksetmek" anlamında olarak çüvme (çökme dediğimiz), seğirme
(seğirtme dediğimiz), seğirmek, sekirkemek, sekirkelemek, sekirmek, siğenmek,
tepsemk gibi türlü kelime ve fiiller bulunduğunu eski lügatlardan (sözlüklerden)
ve Radloff sözlüğü gibi mukayeseye elverişli ciltlerdeki maddelerden anlıyoruz.
Öteden beri oyun ve oynamak gibi aslında daha da şümullü anlamları olan bir
tabirle de karşılaşan bu gibi diyalek maddelerinin etimolojileri üzerinde
durularak kıdemlerin tespitine çalışılması gerekir. Kelimenin XIV. ve
XV. Yüzyıllar Anadolu'sunda (tabiatiyle Oğuz gelişinden beri) umumiyetle
kullanıldığı ilk metin taramaları sayesinde günümüzde anlaşılmıştır. Bizdeki
fiil bükmek, büğmek veya büymek şekillerinde okunabilen ve raksetmek demek olan
mastardır. XIV. yüzyılda Hoca
Mesut Gülşehrî kalemiyle Farsça'dan Türkçe'ye çevrilen ve elde yalnız iki
nüshası bulunan Süheyl ü Nevbahar'ın şu mısralarında kelime vardır: Saçı saçtılar
şazlık ettiler Mutı oldular ana yüz tuttular Delim dürlü çalgı
ile büktüler Biraz geçicek dahi kan döktüler Aynı tercümede şu
da geçer: Birincesi oynar,
birince büker Birincesi seğrir, birince seker Burada bükmek,
seğirmek ve sekmek fiilleri anlamdaştırlar. Yine XV.yüzyıldan Aşık Paşa'nın
"Garipn'me'sinde şöyle deniliyor: Kimisi boş er,
içer, oynar, büker Kimi dün gün durmadan zahmet çeker XV. yüzyıldan
Abdî'nin Farsça'dan tercümeyle Sultan II. Murat'a arz ettiği "Camaspn'me" deki
kullanılış yerinin kalgılayarak oynamak olduğu daha da açıktır: Dürlü dürlü
kalkıyuben büktüler Her birisi oynayuben sektiler Dede Korkut'ta "boy
boyladı" okunmuş olan birleşimin doğrusu "büy büyledi" olabilir (XIV.
yüzyıl). Anadolu
rakslarımızın tarihi, mevrus (miras kalmış) konuyu m'ziden bu yana devrettirmiş
görünen bu kuvvetteki üç beş fıkranın ele alınmasıyla başlatılabilmektedir.
Büymek fiilinin (ki burada "k'f-ı y'î" ile okuyoruz) takriben XVI. yüzyılda
şehirlerde raksetmek Türkçeleşmişine yerini bıraktıktan sonra köylü dilinde daha
da yaşayabilmiş olduğu düşünülebilir.
|