TÜRK HALK OYUNLARI
KATALOĞU KILIÇ KALKAN
OYUNU: Bursa'nın kılıç -
kalkan oyun çeşitleri nesillerden beri yiğitliği yaşatagelmiş olan bir konudur.
Bunların özel hâli çalgısız ve türküsüz oluşlarındandır. Bale sanatında sözlü
ses yok, fakat müzik eşliği vardır. Halbuki Bursa'nın kılıç - kalkan oyununda
sözlü veya sözsüz musikînin herhangi bir eşliği yoktur. Fakat bu farka rağmen,
yine de orijinal bir nevi bale gösterisidir. Çünkü, silah çatışmalarının
tartımlı şakırtılarından ifade gücü kazanır. Bu şakırtılı âhenk devam ederken
öte yandan bazen okunan kahramanlık şiirleri de esrarlı ve ürpertili bir zemin
yaratırlar. Bursa'nın kılıç -
kalkan oyunlarında üç esas bölüm vardır: a) Sel'm b)
Yemin c) Savaş. a) Selam: Bu
sel'm kısmında oyun başlamışken sadece kılıç ve kalkanların sürtünüşünden çıkan
madenî gıcırtılar olur ve bu sesler arasında sel'mın gayet vakarlı (ağırbaşlı)
ifadesi olur. Bu sırada oyuncular tek saf hâlindedirler. Durumu, aynı zamanda
bir saldırışın başlangıcını da andırır. b) Yemin:
Sonra kümelenerek toplaşırlar, halka kurmuş gibi çöreklenirler. Kalkanlar
ortalama kalmak üzere and içme faslına geçmişlerdir. Bu fasla, kılıç
kabzalarının kalkana vurulmasıyla son verilir. c) Savaş:
Sonra karşı saflar hâline geçilip savaşa koyulunur. İkişer ikişer karşılıklı
kılıç - kalkan çarpışması yaparlar. G'leyan (coşku, coşma) neticesi kimi zaman
yaralandıkları bile olur. Bu musikîsiz ve sözsüz hareketler (şakırtının
tartımına rağmen) tam bir pantomima çeşididir. Kılıç - Kalkan
oyunu başarılı bir seyirliktir. Şimdiki tertibinin şimdiki sıralanışı şudur:
1. Askere çağrılış,
eratı uğurlama peşrevi, 2. Asker katıldıktan sonra yemin töreni, 3.
Kılıç bileme, savaşa girişme, 4. Savaş sonunda mütareke, 5. Mütareke
sırasında bazı tehdit hareketleri, 6. Silâhını kaptıran savaşçının hileli
oyunlarla silâhını geri alması ve bu esnada cenkleşme. Bursalılar için
kılıç ellerinden alınamayacak surette bir bütünlüğün timsalidir. H'l', Ulu
Cami'de hutbe için mimbere çıkan hatibin elinde kılıç bulunur. Oyunun bütün
musikîsi kılıç - kalkanın tartımlı sesleridir. Heybetin 'hengini türlü
figürlerini intizamıyla sembolleştirebilen bir çeşittir. Urfa'nın
(Şanlıurfa) ilçesinin (Şimdi Bozova'ya bağlı bir köy) merkez köy gibi bazı yöre
kariyerlerinde (köylerinde) iki erkek tarafından düğün ve bayram günlerinde
davul - zurnayla yürütülen keza (böylece) bir Kılıç - Kalkan Oyunu vardır.
Çarpışma figürleri gösteren bir çeşittir. Muş'un Malazgirt
ilçesinin merkez köyünde yapılan Kılıç - Kalkan Oyunu bilâkis tek kişilik olup
davul - zurna eşlik eder. Siirt çevresinde de
aynı sıra şartları dairesinde yürütülen bir Kılıç - Kalkan Oyunu vardır.
Bıçak Oyunu'nu
Ankara bölgesinde köylü oyuncu davul - zurna eşliğinde oynar. Bu taktirde,
bıçaklı oyuncu ile birlikte tartımcı davullar da çalanlarca türlü döndürme ve
kaldırma hareketleriyle havada oynatılırlar. Hançer Barı'nı
Erzurum'da iki kişi karşılıklı yürütür. Her iki ellerinde birer hançer
bulunduğuna göre dört hançer çarpışma gösterisi yapıyor demektir. Herhalde
böylesi eski savaşlarda da olurdu. Erzurum'un Köroğlu Barı'nda ise iki elde
bıçaklar yerine yalnız sağ ellerdeki birer kama, yeni oyunda iki kama sert
çarpışma gösterisi yaparlar. Sivas'ın bıçak
oyunları bir iki kişi tarafından yürütülür. Kalkan oyunu meselâ
Akhisar'da da vardır. Kılıç - Kalkan
oyunu daha ziyade zeybeklerin oynadığı bir çeşittir. Bursa'nın ki bunlardan
ileri (gelişmiş) bir tertiptir. Kılıç - Kalkan
Oyunu güney hudutlarımızda çok aşağıda ki ülkelerde de Osmanlılıktan hâtıra
halinde el'n (bugünkü) korunmaktadır.
|